AMLOHEX 5 mg 20 tablet Farmakolojik Özellikleri
Sandoz Firması
Güncelleme : 3 Temmuz 2018
5.FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1. Farmakodinamik özellikler
Amlodipinin de dahil olduğu kalsiyum kanal blokörleri; ileride ortaya çıkabilecek kardiyovasküler olay ve mortalite riskinde artışa yol açabileceğinden konjestif kalpyetmezliği olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.
Karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalarda kullanım
Tüm diğer kalsiyum kanal antagonistlerinde olduğu gibi, AMLOHEX’in yanlanma ömrü karaciğer fonksiyonlan bozulmuş hastalarda uzamaktadır ve bu hastalarda dozaj önerilerioluşturulmamıştır. AMLOHEX bu hastalarda dikkatle uygulanmalıdır.
Yaşlı hastalarda kullanım:
Yaşlı hastalarda doz arttınmı dikkatli yapılmalıdır (bkz. Bölüm 4.2 ve 5.2).
Böbrek yetmezliğinde kullanım:
Bu hastalarda amlodipin normal dozlarda kullanılabilir. Amlodipinplazma
konsantrasyonlanndaki değişiklikler böbrek yetmezliğinin derecesiyle korele değildir. Amlodipin diyaliz edilemez.
Bu tıbbi ürün her tablette 1 mmol (23 mg)’dan az sodyum ihtiva eder; yani esasında “sodyum içermez”.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleriDiğer ajanlarm amlodipin üzerine etkisi
CYP3A4 inhibitörleri: Yaşlı (69 ila 87 yaş arasında) hipertansif hastalara 5 mg amlodipinin günlük 180 mg dozda diltiazemle birlikte uygulanması, amlodipinin sistemikmaruziyetinde % 57’lik bir artışla sonuçlanmıştır. Sağlıklı gönüllülerde (18 ila 43 yaşarası) eritromisin ile birlikte kullanım; amlodipinin sistemik maruziyetini belirgin olarakdeğiştirmemiştir (EAA’da %22 artış). Bu klinik bulguların klinik anlamlılığı belirsiz olsada, yaşlılarda farmakokinetik değişiklikler daha belirgin olabilir.
Güçlü CYP3A4 inhibitörleri (örn. ketokonazol, itrakonazol, ritonavir), amlodipin plazma konsantrasyonlarım diltiazemden daha fazla yükseltebilir. Amlodipin, CYP3A4inhibitörleri ile birlikte dikkatli kullanılmalıdır.
CYP3A4 indükleyicileri: CYP3A4 indükleyicilerinin amlodipin üzerine etkilerine dair herhangi bir veri bulunmamaktadır. CYP3A4 indükleyicilerinin (rifampisin, sankantaron gibi) birlikte kullanımı, düşük amlodipin plazma konsantrasyonlarına sebepolabilir. Amlodipin, CYP3A4 indükleyicileri ile birlikte kullanılırken dikkatli olunmalıdır.
Greyfurt suyu: 20 sağlıklı gönüllüde oral tek doz 10 mg amlodipin ile 240 mL greyfurt suyunun birlikte uygulaması; amlodipinin farmakokinetiğinde belirgin bir etkiyaratmamıştır. Çalışma; amlodipinin metabolizmasından sorumlu olan primer enzim olanCYP3A4’ün genetik polimorfizminin etkisinin değerlendirilmesine olanak sağlamamıştır.Bu nedenle, amlodipinin greyfurt veya greyfurt suyu ile kullanımı; bazı hastalarda kanbasmcım düşürücü etkide artış ile sonuçlanabilecek biyoyararlamm artışına sebepolabileceğinden önerilmemektedir.
Dantrolen (infiizyon): Hayvanlarda, verapamil ve intravenöz dantrolen uygulaması sonrası hiperkalemi ile birlikte ölümcül ventriküler fibrilasyon ve kardiyovasküler kollapsgözlenmiştir. Hiperkalemi riski nedeni ile, malign hipertermi şüphesi olan hastalarda vemalign hipertemıinin tedavisinde amlodipin gibi kalsiyum kanal blokörlerinin birlikteuygulanmasından kaçınılması önerilmektedir.
Amlodipinin diğer ajanlar üzerine etkisi
Amlodipinin kan basıncı düşürücü etkisi, antihipertansif özellikleri olan diğer ilaçlarların kan basıncı düşürücü etkisine ek katkı sağlar.
Klinik etkileşim çalışmalarında amlodipin; atorvastatin, digoksin, varfarin veya siklosporinin farmakokinetiğini etkilememiştir.
Simvastatin: Amlodipinin 10 mg’lık tekrarlayan dozlarının 80 mg simvastatin ile birlikte uygulanması; simvastatin maruziyetinde, tek başına simvastatin uygulamasına göre%77’lik bir artışa neden olmuştur. Amlodipin tedavisi alan hastalarda simvastatin dozugünlük 20 mg’a sınırlandırılmalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Karaciğer/ böbrek yetmezliği:
Etkileşim çalışması yapılmamıştır.
Pediyatrik popülasyon:
Etkileşim çalışması yapılmamıştır.
4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye:
Gebelik kategorisi C’dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadmlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
). İnsanlara yönelik potansiyel riskbilinmemektedir.
Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar etkin doğum kontrol yöntemi kullandığından emin olmalıdır.
Gebelik dönemi
AMLOHEX’in insanlarda gebelik dönemindeki emniyeti saptanmamıştır. Buna göre hamilelerde kullanımı ancak daha emin bir tedavi alternatifi bulunmadığı ve hastalığınkendisinin anne ve fetüs için daha büyük risk taşıdığı hallerde tavsiye edilebilir.
Laktasyon dönemi
AMLOHEX’in insanlarda süte geçip geçmediği saptanmamıştır. Emzirmeye devam etme / etmeme veya amlodipin tedavisine devam etme / etmeme ile ilgili karar;emzirmenin çocuğa yararı ve amlodipin tedavisinin anneye faydası göz önündebulundurularak verilmelidir.
Üreme yeteneği /Fertilite
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Amlodipinin araç ve makine kullanma üzerine az veya orta derece etkisi olabilir. Eğer amlodipin alan hastalarda sersemlik, baş ağrısı, yorgunluk veya bulantı olursa, reaksiyonverme yeteneği bozulabilir. Özellikle tedavi başlangıcında olmak üzere dikkatli olunmasıönerilir.
4.8. İstenmeyen etkiler
Güvenlilik profilinin özeti
Tedavi sırasında en sık gözlenen yan etkiler uyku hali, sersemlik, başağnsı, palpitasyonlar, yüzde kızarıklık, karın ağrısı, bulantı, eklem şişmesi, ödem ve yorgunlukolmuştur.
Yan etkilerin tablo şeklinde listesi:
Aşağıdaki yan etkiler şu sıklıklarla gözlenmiştir: çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1000 ila <1/100); seyrek (>1/10000 ila <1/1000); çokseyrek (<1/10000) ve bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor) açısındanaşağıda listelenmiştir:
Kan ve lenf sistemi bozuklukları
Çok seyrek: Trombositopeni, lökopeni
Bağışıklık sistemi bozuklukları
Çok seyrek: Alerjik reaksiyon
Metabolizma ve beslenme bozuklukları
Çok seyrek: Hiperglisemi
Psikiyatrik bozukluklar
Yaygın olmayan: Uykusuzluk duygu durum dalgalanmaları (anksiyete dahil), depresyon Seyrek: Konfüzyon
Sinir sistemi bozuklukları
Yaygın: Uyku hali, sersemlik, baş ağrısı (özellikle tedavinin başlangıcında)
Yaygın olmayan: Tremor, tat almada bozulma, senkop, hipoestezi, parestezi Çok seyrek: Hipertoni, periferik nöropati
Göz bozuklukları
Yaygın olmayan: Görme bozukluğu (diplopi dahil)
Kulak ve iç kulak bozuklukları
Yaygın olmayan: Kulak çınlaması
Kardiyak bozukluklar
Yaygın: Çarpıntı (palpitasyon)
Çok seyrek: Miyokart enfarktüsü, aritmi (bradikardi, ventriküler taşikardi, atriyal flbrilasyon dahil)
Vasküler bozukluklar
Yaygın: Yüzde kızarma Yaygm olmayan: HipotansiyonÇok seyrek: Vaskülit
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal bozuklukları
Yaygm olmayan: Dispne, rinit Çok seyrek: Öksürük
Gastrointestinal bozukluklar
Yaygın: Karın ağrısı, bulantı
Yaygın olmayan: Kusma, dispepsi, bağırsak hareketlerinde değişiklik (ishal ve kabızlık dahil), ağız kuruluğu
Çok seyrek: Diş eti hiperplazisi, pankreatit, gastrit Hepato-bilier bozukluklar
Çok seyrek: Hepatit, sanlık ve karaciğer enzim yükselmeleri (çoğunlukla kolestazis ile uyumlu)
Deri ve deri altı doku bozuklukları
Yaygm olmayan: Alopesi, purpura, terlemede artış, kaşıntı (prurit), deride renk değişikliği, döküntü, eksantem
Çok seyrek: Anjiyoödem, eritema multiforma, ürtiker, eksfoliatif dermatit, Stevens-Johnson sendromu, Quincke ödemi, ışığa karşı duyarlılık
Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik bozuklukları
Yaygın: Eklem şişmesi
Yaygm olmayan: Artraljİ, kas krampları, miyaljİ, sırt ağrısı Böbrek ve idrar bozuklukları
Yaygın olmayan: İdrar çıkma sıklığında artma, miksiyon bozukluğu, noktüri
Üreme sistemi ve meme hastalıkları
Yaygın olmayan: Impotans, jinekomasti
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıkları
Yaygın: Yorgunluk, ödem
Yaygm olmayan: Göğüs ağnsı, asteni, kırıklık hali, ağrı Araştırmalar
Yaygın olmayan: Kilo artışı/azalması
İstisnai ekstrapiramidal sendrom vakalan gözlenmiştir.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr: tel: O 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
İnsanlarda bilinçli doz aşımına dair deneyim sınırlıdır.
Semptomlar
Mevcut veriler, yüksek miktarlardaki doz aşımının aşın periferik vazodilatasyona ve muhtemel refleks taşikardiye yol açabileceğini düşündürmektedir. Belirgin ve muhtemelenuzun süreli sistemik hipotansiyon ile başlayıp, ölümle sonuçlanan şoka uzanan birkaç vakada rapor edilmiştir.
Amlodipin doz aşımına bağlı klinik olarak anlamlı hipotansiyonda kalp ve solunum fonksiyonlarının sık izlenmesi, ekstremitelerin yükseğe kaldırılması, dolaşımdaki sıvıhacmi ve atılan idrar hacminin kontrolü dahil olmak üzere aktif kardiyovasküler desteksağlanması gerekir.
Vasküler tonus ve kan basıncım düzeltmek için, kullanımına ait bir kontrendikasyon bulunmaması şartıyla bir vazokonstriktör yararlı olabilir. İntravenöz kalsiyum glukonat,kalsiyum kanal blokajı etkilerini gidermede faydalı olabilir.
Bazı durumlarda gastrik lavaj yararlı olabilir. Sağlıklı gönüllülere, oral 10 mg amlodipin aliminin hemen ardından veya 2 saat sonrasına kadar aktif kömür verildiğinde, amlodipinemiliminde anlamlı bir azalma meydana gelmiştir.
Amlodipin yüksek oranda proteine bağlı olduğu için diyaliz muhtemelen yararlı olmayacaktır.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Kardiyovasküler sistem, temelde vasküler etkileri olan selektif kalsiyum kanal blokörü
ATC kodu: C08CA01
Amlodipin, dihidropiridin grubu bir kalsiyum iyon akışı inhibitörüdür (yavaş kanal blokörü veya kalsiyum iyon antagonisti) ve kalp ve damar düz kaslarında kalsiyum iyonununhücre membranından geçerek hücre içine girişini inhibe eder.
Amlodipinin antihipertansif etki mekanizması vasküler düz kaslar üzerindeki direkt gevşetici etkiye bağlıdır. Amlodipinin anjina pektoris’i giderici etkisinin kesin mekanizmasıtam olarak belirlenmemiştir ama amlodipin total iskemik yükü aşağıdaki iki etki yolu ileazaltmaktadır:
1. Amlodipin periferik arteriyolleri dilate ederek kalbin karşı karşıya olduğu total periferik rezistansı (afterload) azaltır. Kalp atım hızı stabil kaldığından, kalbin
yükünün hafifletilmesi, miyokart enerji tüketimini ve oksijen gereksinimini azaltır.
2. Amlodipinin etki mekanizması muhtemelen, hem normal hem de iskemik bölgelerdeki ana koroner arterlerin ve koroner arteriyollerin dilate olmasıyla daalakalıdır. Bu dilatasyon koroner arter spazmı olan hastalarda (Prinzmetal veyavaryant anjina) miyokarta oksijen ulaşımını arttırmaktadır.
Hipertansiyonlu hastalarda günde tek doz, hem yatar vaziyette hem de ayakta ölçülen kan basıncında 24 saatlik süre boyunca klinik olarak anlamlı azalmalar meydana getirir.Etkisinin yavaş başlaması nedeniyle, amlodipin kullanımında akut hipotansiyon görülmez.
Anjinalı hastalarda amlodipinin günde tek doz uygulanması, toplam egzersiz zamanını, anjina başlangıcı için geçen süreyi, 1 mm ST segmenti çökmesi görülmesine kadargeçen süreyi uzatır ve hem anjina atak sıklığını hem de nitrogliserin tablet tüketimini azaltır.
Amlodipin ile metabolik advers etkiler veya plazma lipidlerinde değişiklik meydana gelmemiştir ve astımlı, diyabetli, gutlu hastalarda kullanıma uygundur.
Amlodipinin koroner arter hastalığı (KAH) olan hastalarda klinik olayları önlemedeki etkinliği, 1997 hastanın dahil edildiği bağımsız, çok merkezli, çift kör, plasebo kontrollü birçalışmada değerlendirilmiştir, Tromboz Olgularının Sınırlandırılmasında Amlodipin ileEnalaprilin Karşılaştırılması (Comparison of Amlodipine vs Enalapril to Limit Occurrencesof Thrombosis, CAMELOT)2. Statinler, beta blokörler, diüretikler ve aspirin ile standartbakımın yanısıra, bu hastaların 655’i plasebo ve 663’ü amlodipin 5-10 mg ile 2 yılboyunca tedavi edilmiştir. Başlıca etkinlik sonuçlan Tablo 1 ’de gösterilmektedir. Sonuçlar,KAH hastalannda amlodipin tedavisinin anjinaya bağlı hospitalizasyonu verevaskülarizasyon girişimini azalttığım göstermiştir.
Konjestif kalp yetmezliği içinhospitalizasyon | 3 (0.5) | 5 (0.8) | 4 (0.6) | 0.59 (0.14 -2.47) | .46 |
Resusitasyon yapılmış kardiyakarrest | 4 (0.6) | 1 (0-1) | NA | .04 | |
Yeni başlamış periferik vaskülerhastalık | 5 (0.8) | 2 (0.3) | 8(1.2) | 2.6(0.50- 13.4) | .24 |
Kalp Yetersizliği olan hastalarda kullanım
NYHA Sınıf II - IV kalp yetersizliği hastalarında yapılan hemodinamik ve egzersize dayalı kontrollü klinik çalışmalar amlodipinin; egzersiz toleransı, sol ventrikül ejeksiyonfraksiyonu ölçümleri ve klinik semptomatoloji ile belirlenebilen bir klinik bozulmaya yolaçmadığını göstermiştir.
Digoksin, diüretikler ve anjiyotensin dönüştürücü enzim (ACE) inhibitörleri alan NYHA Sınıf III - IV kalp yetersizliği olan hastalarda yapılan plasebo kontrollü bir çalışmada(PRAISE), amlodipinin kalp yetersizliği olan hastalarda mortalite veya kombine mortaliteve morbidite riskinde bir artışa yol açmadığı gösterilmiştir.
Non-iskemik etyolojiye bağlı NYHA III ve IV kalp yetersizliği olan ve stabil dozlarda ACE inhibitörleri, digital ve diüretikler kullanan hastalarda yapılan uzun süreli, plasebokontrollü bir izleme çalışmasında (PRAISE - 2), amlodipin total veya kardiyovaskülermortalite üzerine etki yapmamıştır. Aynı popülasyonda, amlodipin kullanımıyla beraberpulmoner ödem raporlarında artış olmuştur, ancak plaseboyla kıyaslandığında kalpyetersizliğinin ağırlaşma insidansında anlamlı bir fark olmamıştır.
Kalp Krizini Önleme Tedavisi Çalışması (ALLHAT)
Kalp Krizini Önlemek Üzere Antihipertansif ve Lipid Düşürücü Tedavi Çalışması (Antihypertensive and Lipid-Lowering Treatment to Prevent Heart Attack Trial,ALLHAT), hafif ve orta hipertansiyonun başlangıç tedavisinde yeni ilaçlar olanamlodipin (kalsiyum kanal blokörü) (2.5-10 mg/gün) ve lisinoprili (anjiyotensindönüştürücü enzim (ACE) inhibitörü) (10-40 mg/gün) bir tiazid diüretiği olan klortalidon(12.5-25 mg/gün) ile karşılaştırmak için yapılmış randomize, çift kör bir morbidite-mortaliteçalışmasıdır.
55 yaş veya üzerindeki toplam 33 357 hipertansif hasta randomize edilmiş ve ortalama 4.9 yıl boyunca takip edilmiştir. Hastalarda aşağıdakilerden en az bir ilave KAH risk faktörüvardı: >6 ay öncesinde miyokart enfarktüsü veya inme ya da belgelenmiş başka birkardiyovasküler hastalık (toplam %51.5), tip 2 diyabet (%36.1), HDL-C <35 mg/dL(%11.6), elektrokardiyogram veya ekokardiyografi ile tam konmuş sol ventrikülhipertrofisi (%20.9), sigara içme (%21.9).
Primer sonlanım noktası, fatal KAH ve fatal olmayan miyokart enfarktüsü bileşimi idi. Primer sonlanım noktasında, amlodipine dayalı tedavi ile klortalidona dayalı terapi arasındaanlamlı bir fark yoktu: RR 0.98 %95 GA [0.90-1.07] p=0.65. Sekonder sonlanım noktalanarasında, kalp yetmezliği insidansı (karma kombine bir kardiyovasküler sonlanım noktasıbileşeni) klortalidon grubuna göre amlodipin grubunda belirgin olarak yüksekti (%10.2 yekarşı %7.7, RR 1.38, %95 GA [1.25-1.52] p<0.001). Aynca, herhangi bir sebebe bağlımortalitede amlodipine dayalı tedavi ile klortalidona dayalı tedavi arasında anlamlı birfark yoktu: RR 0.96 %95 GA [0.89-1.02] p=0,20.
Pediyatrik hastalarda kullanım (6-17 yaşlar arası)
Predominant olarak sekonder hipertansiyonu olan 6-17 yaşlar arasındaki 268 çocuğu içeren bir çalışmada 2.5 mg ve 5 mg dozlarda amlodipin plasebo ile karşılaştırılmış, her ikidozun da plaseboya göre belirgin olarak sistemik kan basıncını plasebodan daha fazlaazalttığı görülmüştür. İki doz arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı değildi.
Amlodipinin büyüme, ergenlik ve genel gelişim üzerine uzun dönem etkileri çalışılmamıştır. Yetişkin dönemde kardiyovasküler morbidite ve mortaliteyi azaltmak içinçocukluk döneminde amlodipin tedavisinin uzun dönem etkisi de gösterilmemiştir.
5.2. Farmakokinetik özellikler
Genel özellikler
Emilim:
Terapötik dozların oral uygulanmasından sonra, amlodipin iyi absorbe olur ve doz sonrası 6-12 saatler arasında doruk kan seviyeleri oluşturur. Mutlak biyoyararlamm % 64 - 80arasında hesaplanmıştır.
Gıda ile alınması, amlodipin emilimini etkilemez.
Dağılım:
Dağılım hacmi takriben 21 L/kg’dır.
in vitro çalışmalar dolaşımdaki amlodipinin yaklaşık % 97.5’inin plazma proteinlerine bağlı olduğunu göstermiştir.
Bivotransformasvon:
Kararlı durum (steady State) plazma seviyelerine birbirini takip eden dozlarla 7-8 gün sonra erişilir. Amlodipin karaciğerde yoğun bir şekilde metabolize olarak inaktifmetabolitlere dönüşür ki ana ilacın %10’u ile metabolitlerinin %60’ı idrarla atılır.
Eliminasvon:
Terminal plazma eliminasyon yarı ömrü yaklaşık 35 - 50 saattir ve günde tek doz kullanım tavsiyesi ile tutarlıdır.
Doğrusallık / Doğrusal olmayan durum Veri mevcut değildir.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Yaslı hastalarda kullanımı:
Amlodipinin doruk plazma konsantrasyonlarına ulaşma zamanı yaşlılarda ve gençlerde benzerdir. Yaşlılarda amlodipin klerensi; eğri altı alanı (EAA) ve eliminasyon yanlanmaömründe artmayla sonuçlanacak şekilde azalma eğilimi gösterir. Konjestif kalpyetersizliği olan hastalarda eğri altı alanı (EAA) ve eliminasyon yanlanma ömründekiartış, çalışılan hasta yaş grubu için beklenildiği gibi olmuştur.
Karaciğer bozukluğu olan hastalarda kullanımı:
Karaciğer bozukluğu olan hastalarda amlodipin kullanımına dair çok sınırlı klinik veri mevcuttur. Karaciğer yetersizliği olan hastalarda daha uzun bir yan ömre ve EAA’da
yaklaşık %40-60’lık bir artışa sebep olacak şekilde düşük amlodipin klerensine sahiptir.
Pedivatrik hastalarda kullanımı:
Günde bir veya iki kez olacak şekilde 1.25 ila 20 mg arasında amlodipin alan 1 ile 17 yaş arası (34 hasta 6-12 yaş arası ve 28 hasta 13-17 yaş arası) 74 hipertansif çocukta birpopülasyon farmakokinetik çalışması yapılmıştır. 6-12 yas arası çocuklarda ve 13-17 yaşarasındaki adolesanlarda tipik oral klerens (CL/F) sırasıyla erkeklerde 22.5 ve 27.4 1/save dişilerde 16.4 ve 21.3 1/sa olarak bulunmuştur. Bireyler arası maruziyette yüksekdeğişkenlik gözlenmiştir. 6 yaş altındaki çocuklarda raporlanan veriler sınırlıdır.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Üreme toksikoloiisi:
Sıçan ve farelerde yapılan üreme çalışmalarında mg/kg bazında insanlarda önerilen maksimum dozun yaklaşık 50 katından fazla dozlarda gecikmiş doğum, uzamış doğumsancısı süresi ve yavru sağkalımında azalma gözlenmiştir.
Karsinoienez
İki yıl boyunca günde 0.5, 1.25 ve 2.5 mg/kg doz seviyelerine denk gelecek konsantrasyonlarda amlodipin verilen fare ve sıçanlarda, karsinojeneze ait herhangi birbulgu elde edilememiştir. En yüksek doz (mg /m2 olarak, fareler için insanda önerilenmaksimum klinik doz olan 10 mg’a benzer ve sıçanlar için insanda önerilen maksimumklinik doz olan 10 mg’ın iki katı*) fareler için maksimum tolere edilen doza yakın; ancaksıçanlar için değildir.
Mutaienez
Mutajenez çalışmalarında, gen veya kromozom seviyesinde ilaca bağlı herhangi bir etki görülmemiştir.
Fertilite Bozuklukları
Sıçanlarda, 10 mg/kg/gün dozlarına kadar (insanda mg/m2 bazında önerilen maksimum doz olan 10 mg’ın sekiz katı*) kullanımda (çiftleşme öncesi erkeklerde 64 gün dişilerde 14gün) fertilite üzerine herhangi bir etki görülmemiştir. 30 gün boyunca amlodipin ile mg/kgbazmda insan dozuyla karşılaştırılabilir bir dozda tedavi edilen erkek sıçanlarda yapılanbaşka bir sıçan çalışmasında; sperm yoğunluğu ve erişkin spermatidlerin ve sertolihücrelerinin sayısında azalmalar gibi plazma folikül uyarıcı hormon ve testesteronmiktarında da azalma gözlenmiştir.
*Hasta ağırlığı 50 kg varsayılmıştır.