DELIX 2.5 mg 28 tablet Yan Etkileri

Sanofi Aventis Firması

Güncelleme : 3 Temmuz 2018

Delix yan etkileri, Delix etkileri, Delix zararları, Delix belirtileri, Delix uyarılar, Delix önlemler, Delix kilo aldırırmı, Delix zayıflatırmı, Delix zehirlenmesi, Delix cinsellik, Delix sorunlar, Delix uykusuzluk, Delix bağımlılık, Delix bırakma bilgilerini içerir.

4.Olası yan etkiler nelerdir ?

Tüm ilaçlar gibi DELIX’in içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.

Aşağıdaki ciddi yan etkilerin ortaya çıkması halinde DELİX kullanmayı bırakınız ve hemen doktorunuzla konuşunuz- acil tıbbi tedavi gerekli olabilir:
  • Kaşıntı ve döküntü ile birlikte yutma ve nefes almayı güçleştirebilen yüzde, dudaklarda ve boğazda şişme. Bu DELİX’e karşı ciddi bir alerjik reaksiyonun belirtisi olabilir.
  • Döküntü, ağızda yaralar, mevcut deri hastalığının kötüleşmesi, deride kızarıklık, su toplanması ya da soyulmayı içeren şiddetli deri reaksiyonları (Stevens-Johnson sendromu, toksik epidermal nekroliz ya da eritema multiforme gibi).
  • Aşağıdaki yan etkilerin ortaya çıkması halinde hemen doktorunuzla konuşunuz:
  • Kalp atımında hızlanma, düzensiz ya da hızlı kalp atımı (çarpıntı), göğüs ağrısı, göğüste sıkışma ya da kalp krizi veya felç gibi daha ciddi sorunlar.
  • Nefes darlığı ya da öksürük (Bunlar akciğer hastalığı belirtisi olabilir).
  • Deride kolay berelenme, kanamanın normalden uzun sürmesi, kanama belirtisi (dişeti kanaması), deride mor noktalar, deride pıhtılaşma lekeler ya da normalden daha kolay enfeksiyon gelişmesi, boğaz ağrısı, ateş, yorgunluk, baş dönmesi, deride solukluk. Bunlar kan ya da kemik iliği ile ilişkili sorunların belirtisi olabilir.
  • Sırtınıza da vuran mide ağrısı. Bu pankreas iltihabı (pankreatit) belirtisi olabilir.
  • Ateş, titreme, yorgunluk, iştahsızlık, mide ağrısı, bulantı, deride ve gözlerde sararma (sarılık). Bunlar karaciğer iltihabı (hepatit) ya da karaciğer hasarı belirtisi olabilir.

    Yan etkiler aşağıdaki kategorilerde gösterildiği şekilde sıralanmıştır:

    Yaygın: 10 hastanın birinden az, fakat 100 hastanın birinden fazla görülebilir.

    Yaygın olmayan: 100 hastanın birinden az, fakat 1000 hastanın birinden fazla görülebilir.

    Seyrek: 1000 hastanın birinden az, fakat 10000 hastanın birinden fazla görülebilir.

    Çok seyrek: 10.000 hastanın birinden az görülebilir.

    Bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)

    Yaygın
  • Baş ağrısı, baş dönmesi
  • Kuru öksürük, bronş iltihabı, yüz kemiklerinin içindeki hava boşluklarının iltihabı (sinüzit), nefes darlığı
  • Gastrointestinal enflamasyon (gastrointestinal kanaldaki iltihabi reaksiyonlar), sindirim bozuklukları, karın ile ilgili rahatsızlık, hazımsızlık, gastrit (mide mukozası iltihabı), diyare, bulantı, kusma
  • Kas ağrısı, kas spazmları (krampları)
  • Kan potasyum düzeyinde artış
  • Düşük tansiyon, oturur ya da yatar durumdan ayağa kalkınca kan basıncı düşüşü, bayılma
  • Göğüs ağrısı, bitkinlik (yorgunluk)
  • Deri döküntüsü ya da deride kabarıklıkla birlikte seyreden deri döküntüsü (makülo-papüler
  • döküntü)

    Yaygın olmayan
  • Anjina pektoris (kalbi besleyen damarların daralması/tıkanması ile ortaya çıkan göğüs ağrısı) veya miyokard infarktüsü (kalp krizi) dahil olmak üzere kalp atımının hızlanması, kalp atım düzensizliği, çarpıntı, kollar ve bacaklarda ödem
  • Kanda eozinofıl (bir tür alerji hücresi) sayısında artış
  • Vertigo (denge bozukluğundan kaynaklanan baş dönmesi), karıncalanma/ ürperme hissi (parestezi), tat bozuklukları, tat alma duyusu kaybı
  • Bulanık görme dahil olmak üzere görme bozuklukları
  • Burun tıkanıklığı, astımın şiddetlenmesi dahil olmak üzere bronşların daralması
  • Pankreas iltihabı, pankreas enzimlerinde artış, üst karın ağrısı, ağız kuruluğu
  • Akut böbrek yetersizliği dahil olmak üzere böbrek fonksiyon bozukluğu, idrar çıkışında artış, kan üre artışı, kan kreatininde (böbrek fonksiyonlarını izlemek için kullanılan bir madde) artış, önceden mevcut olan proteinürinin (idrarda protein tespit edilmesi kötüleşmesi)
  • Alerji sonucu yüz ve boğazda şişme: çok istisnai olarak, alerji sonucu yüz ve boğazda şişmeden kaynaklanan hava yolu tıkanıklığı ölümcül sonuç verebilmektedir; sedef hastalığına benzeyen bir tür deri hastalığı (psöriasiform dermatit), hiperhidroz (aşırı terleme), döküntü, özellikle deriden hafif kabarık, kaşıntı
  • Karaciğer enzimlerinde artış
  • Cilt kızarması
  • İştahsızlık, iştah azalması
  • Pireksi (ateş)
  • Geçici iktidarsızlık, cinsel istek azalması
  • Depresif duygu durum, kayıtsızlık, kaygı, endişe, sinirlilik, uykululuk hali dahil olmak üzere uyku bozuklukları (sersemlik, uyku hali)
  • Seyrek
  • Akyuvar hücresi sayısında azalma, agranülositoz (beyaz kan hücreleri sayısında azalma) dahil olmak üzere kandaki parçalı hücre sayısında azalma, alyuvar sayısında azalma, hemoglobinde azalma, kan pulcuğu sayısında azalma
  • Titreme, denge bozukluğu
  • Bir çeşit göz iltihabı
  • İşitme bozukluğu, kulak çınlaması
  • Dil iltihabı
  • Pul pul dökülme ile seyreden iltihaplı bir tür deri hastalığı, ürtiker
  • Ciddi sıvı eksikliği kapsamında kanın damarda ya da kalpte pıhtılaşması, damarlarda darlık, hipoperfüzyon (perfüzyon bozukluklarının alevlenmesi), kan damarları iltihabı
  • Zihin karışıklığı durumu
  • Çok seyrek
  • Aftöz stomatit (oral kavitedeki yangısal reaksiyonlar)
  • Işığa duyarlılık
  • Bilinmiyor
  • Kemik iliği yetersizliği, kanın tüm hücresel yapılarında yetersizlik (pansitopeni), bir tür kansızlık (hemolitik anemi)
  • Beyine giden damarların tıkanması sonucu oluşan felç ve beyine giden damarların geçici tıkanması sonucu oluşan geri dönüşümlü bir tür felç dahil olmak üzere beyine giden damarların tıkanması, psikomotor becerilerde bozukluk (reaksiyonların bozulması), yanma hissi, parozmi (koku bozuklukları)
  • Asteni (zayıflık)
  • Safra kanallarından atılım bozukluğuna bağlı sarılık, karaciğerde hücresel düzeyde hasar
  • Toksik epidermal nekroliz (deride içi sıvı dolu kabarcıklarla seyreden ciddi bir hastalık), eritema multiforme (genelde kendiliğinden geçen, el, yüz ve ayakta dantele benzer kızarıklık oluşturan, aşırı duyarlılık durumu), üst deride içi sıvı dolu kesecikler oluşumuyla ortaya çıkan bir grup deri hastalığı (pemfıgus), sedef hastalığının şiddetlenmesi, tırnağın kısmen ya da genel olarak yatağından oynaması, ciltte kabarıklık veya kızartı veya mukozada kızarıklık ve kabartı (pemfıgoid ya da likenoid), saç dökülmesi
  • Eklem ağrısı
  • Kan sodyum düzeyinde düşüş
  • El ve ayak parmaklarına giden kan akımındaki bozulma (Raynaud fenomeni)
  • Ani aşırı duyarlılık tepkileri, anti nükleer antikor artışı
  • Akut karaciğer yetersizliği
  • Erkekte meme büyümesi
  • Dikkat bozuklukları (konsantrasyon sorunları)
  • Uygunsuz antidiüretik hormon salımmı sendromu (vücutta sıvı tutulmasına yol açan bir hormonun aşırı üretilmesine bağlı olarak kan sodyum düzeyinin düşmesi ve buna bağlı halsizlik, yorgunluk veya zihin karışıklığı)
  • Yan etkilerin raporlanması

    Kan basıncı: Bilhassa tedavi başlangıcında -bazen konsantrasyon bozukluklarıyla birlikte- sersemlik ve reaksiyonlarda zayıflama, halsizlik, zayıflık ve baş dönmesi gibi semptomlar yüksek kan basıncının arzu edilen değere inmesinin sonucu olarak oluşabilir. Kan basıncındaki aşırı düşmeyi taşikardi, palpitasyon, bozulmuş ortostatik düzen denge bozuklukları, bulantı, terleme, kulak çınlaması, işitme bozukluğu, görme güçlüğü, baş ağrısı, anksiyete, sersemlik ve aşırı uyku hali gibi diğer semptomlar izleyebilir. Daha sonra geçici olarak senkopda oluşabilir. Çok nadiren, kardiak aritmiler oluşabilir ve örneğin kan basıncında aşırı düşüş buna neden olabilir. Ramipril ilk dozu alındıktan veya daha sonraki bir dönemde doz yükseltildikten sonra kan basıncında arzu edilmeyen bir düşüş olabilir. Bazen ilerleyerek hayati tehlikesi olan şoka sebep olabilen kan basıncındaki belirgin düşüş daha çok - ağır ve özellikle malign hipertansiyonlu hastalarda, - özellikle hipertansiyonla berarber ağır kalp yetmezliği olanlarda, - önceden diüretik tedavisi görmüş olanlarda, - sıvı ve tuz kaybı olanlarda,-hemodinamiğe etkili renal arter stenozu olanlarda görülebilir. Vasküler stenoz’a bağlı perfüzyon bozuklukları ramipril tedavisi sırasında şiddetlenebilir. Kan basıncındaki ileri derecede bir düşüşün sonucu olarak, esasen koroner kalp hastalığı olan veya beyni besleyen damarların akım yavaşlatıcı daralması sözkonusu olan hastalarda kalp kasında veya beyinde hayatı tehdit eder derecede iskemi oluşabilir. Bu, inme, geçici şuur kaybı (geçici iskemi nöbeti) ve miyokardiyal infarktüs veya angina pektoris ile komplike hale gelebilir. Yeterli kan basıncına ve sıvı dengesine ulaşıldığında, ramipril tedavisine genellikle devam edilebilir. Böbrek ve tuz dengesi: Ramipril tedavisi sırasında, böbrek fonksiyonunda bozulma olabilir, bazı durumlarda bu, hayati tehlikesi olan akut böbrek yetmezliğine kadar ilerleyebilir. Bu durum özellikle - renovasküler hastalığı olan hastalarda, - böbrek transplantasyonu yapılan hastalarda, - özellikle kalp yetmezliğinin eşlik ettiği hastalarda, kan basıncında daha belirgin bir düşmeyle birlikte. Böbrek fonksiyon bozukluğu belirtileri olarak, serumdaki kreatinin ve serumdaki üre artabilir. Önceden var olan proteinüri ağırlaşabilir. Bununla beraber, diabetik nefropatili hastalarda renal protein salınımı da azalabilir. Anjiotensin II oluşumu ve aldosteron salgılanmasındaki azalma serumdaki sodyum konsantrasyonunda bir düşmeye, potasyum konsantrasyonunda ise bir artışa sebep olabilir, buna esasen renal fonksiyon bozukluğu olanlarda (örneğin diyabetik nefropatiye bağlı) veya ilaçla birlikte potasyum tutucu diüretikler uygulandığında rastlanır. Başlangıçta, kardiyak performansın iyileşmesiyle birlikte, idrar çıkışında bir artış olabilir. Deri, kan damarları, anaflaktik ve anaflaktoid reaksiyonlar: Çok nadir bazı durumlarda ACE inhibitörleri ile, keza Delix ile tedavi sırasında anjionörotik ödeme rastlanmıştır ve bu da derhal ramipril tedavisinin kesilmesini gerektirir. Anjionörotik ödem el ve ayaklarda, yüz, dil, boğaz veya larenks bölgesinde şişkinlikle kendini belli eder. Boğaz, dil veya larenksin anjionörotik ödemi hayati tehlikeye haiz olabilir ve acil önlemlerin alınmasını gerektirir. Daha hafif non-anjionörotik ödemin ortaya çıkması da mümkündür, örn. ayak bileğinde. Ayrıca aşağıdaki deri ve mukoza reaksiyonları oluşabilir: Derinin ısı hissiyle beraber kızarması, konjunktivit, kaşınma, ürtiker; nadir olarak makulopapüler ve likenoid ekzantem ve enantem reaksiyonları, eritema multiforme, alopesi ışığa karşı cilt duyarlığı ve azalan veya kuvvetlenen Raynaud fenomeni. Diğer ACE inhibitörleriyle, sedef hastalığı veya pemfigus ekzantemi ve enantemi ve onikoliz görülmüştür. Kaşıntılı ürtiker durumunda, derhal bir doktora başvurulmalıdır.Anaflaktik ve anaflaktoid reaksiyonların görülme ihtimali ve ciddiyeti (bazen hayatı tehdit edici, hızla başlayan alerjik veya alerjik-benzeri reaksiyonlar) ACE inhibitörlerinin etkisi ile artabilir. Dese