SEVORANE likit %100 (250 ml solüsyon) {Abbvie} Uyarılar
Abbott Firması
Güncelleme : 3 Temmuz 2018
Sevorane uyarılar, Sevorane zararları, Sevorane önlemler, Sevorane riskler, Sevorane yan etkisi, Sevorane alerji, Sevorane alkol, Sevorane hamileler, Sevorane emzirme, Sevorane araç kullanımı, Sevorane fazla alınırsa bilgilerini içerir.
Uyarılar
Sevofluran sadece genel anestezi uygulaması konusunda eğitimli kişilerce uygulanmalıdır. Havayolunun idamesi için gerekli olanlar, yapay ventilasyon, oksijen zenginleştirme ve dolaşım resüsitasyonunda kullanılan ekipmanlar hazır bulundurulmalıdır.
Anestezi düzeyleri kolayca ve hızlı bir şekilde değişebildiği için sadece kalibre edilmiş vaporizatörler kullanılmalıdır. Anestezi düzeyleri derinleştikçe hipotansiyon ve solunum depresyonu artar.
Anestezinin idamesi esnasında, Sevofluran konsantrasyonun arttırılmasıyla kan basıncında doza bağlı azalmalar oluşur. Kan basıncındaki aşırı azalma, anestezinin derinliğine bağlı olabilir ve bu tür durumlar solunan Sevofluran konsantrasyonları azaltılarak düzeltilebilir.
Tüm anesteziklerle olduğu gibi, koroner arter hastalığı bulunan hastalarda miyokard iskemisinin önlenmesi açısından hemodinamik stabilitenin sağlanması önemlidir.
Hastalar yoğun bakım ünitesinden çıkarılmadan önce genel anesteziden çıkış dikkatli bir şekilde değerlendirilmelidir.
Sevofluran alımını takiben bilinçlilik halinin geri kazanılması genelde birkaç dakika sürmesine rağmen takip eden iki ya da üç gün içerisinde zihinsel fonksiyona olan etkisi tespit edilmemiştir.
Diğer anesteziklerde de olduğu gibi uygulamayı takip eden birkaç gün süresince duygu durum hallerinde küçük değişikliklere yol açabilir. Hastalar zihinsel uyanıklık gerektiren, örneğin motorlu araç veya tehlikeli makina kullanımı gibi, aktivitelerdeki performanslarının genel anesteziden sonra bir süre daha etkilenebileceği konusunda bilgilendirilmelidirler.
Malign Hipertermi: Duyarlı kişilerde, Sevofluran dahil güçlü inhalasyon anestezikleri, yüksek oksijen gereksinimine neden olan, iskelet kasındaki bir hipermetabolik olayı tetikleyebilir ve bu klinik sendrom malign hipertermi olarak bilinir. Klinik çalışmalarda bir malign hipertermi vakası rapor edilmiştir. Genetik olarak yatkınlığı olan domuzlarda sevofluran malign hipertermi’yi indüklemiştir. Bu klinik sendrom hiperkapni ile belirti verir ve kas rijiditesi, taşikardi, takipne, siyanoz, aritmiler ve/veya stabil olmayan kan basıncı gibi spesifik olmayan belirtileri de içerebilir. Spesifik olmayan bu belirtiler hafif anestezi, akut hipoksi, hipokapni ve hipovolemi sırasında da görülebilir.
Malign hipertermi tedavisi, tetikleyen ajanların (örneğin Sevofluran) kesilmesini, intravenöz dantrolen sodyum uygulanmasını ve destekleyici tedavi uygulanmasını içerir. Böbrek yetmezliği daha geç ortaya çıkabilir, bu nedenle idrar çıkışı mümkün ise uzun süre izlenmelidir.
İnhale anestezik ajanların kullanımı çocuklarda postoperatif dönemde çok nadir
olarak, kardiyak aritmiler ve ölüm ile sonuçlanan serum potasyum düzeylerinin artışı ile ilişkilendirilmiştir. Gizli ya da açık nöromusküler hastalığı, özellikle Duchenne musküler distrofisi olan hastalar en zayıf hasta olarak görünmektedir. Bu vakaların tümü olmasa bile çoğunluğu, beraberindeki süksinilkolin kullanımıyla ilişkilendirilmiştir. Bu hastalar ayrıca serum kreatinin kinaz düzeylerinde belirgin artış ve bazı vakalarda idrarda miyoglobinüri ile uyumlu değişiklikler yaşamıştır. Görünürde malign hipertermiye olan benzerliğe karşın bu hastaların hiçbiri kas rijiditesinin veya hipermetabolik durumun belirti veya semptomlarını sergilememiştir. Hiperkalemi ve dirençli aritmileri tedavi etmek için erken ve kuvvetli müdahale ve daha sonra latent nöromusküler hastalık için değerlendirme önerilmektedir.
Böbrek Bozukluğu:
Klinik çalışma yapılan, böbrek yetersizliği olan hastaların (başlangıç serum kreatinin değeri 1.5 mg/dl’den (133 |imol/litre) fazla olan) sayısı az olduğundan, bu grupta sevofluran uygulamasının güvenliliği henüz tam olarak ortaya konmamıştır. Bu nedenle sevofluran, böbrek bozukluğu olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.
Sinir Sistemi Cerrahisi:
İntrakraniyal basınç yükselmesi açısından risk grubundaki hastalarda, sevofluran hiperventilasyon gibi intrakraniyal basıncı düşürecek tedbirlerle birlikte uygulanmalıdır.
Kurumuş CO2 Absorbanlarının Değiştirilmesi:
Kurumuş CO2 absorbanı ile (özellikle potasyum hidroksit içerenler; örn. Baralyme®) birlikte sevofluran kullanımı sırasında nadiren anestezi makinasında aşırı ısı, duman ve/veya spontan yanma olayları bildirilmiştir. Vaporizatörle karşılaştırıldığında solunan sevofluran konsantrasyonunda olağandışı gecikmiş bir yükselme veya beklenmeyen düşmeler, CO2 absorban tüpünün aşırı ısınmasıyla ilişkili olabilir.
CO2 absorban tüplerinden uzun süreyle kuru gaz geçişinden sonra CO2 absorbanının kuruması durumunda ekzotermik bir reaksiyon, sevofluran degradasyonunda artış ve degradasyon ürünlerinin oluşması mümkündür. Deneysel bir anestezi makinesinin solunum devresinde kuru CO2 absorbanları kullanılarak uzun süreyte2 (saat) maksimum sevofluran konsantrasyonlarının (%8) varlığında sevofluran degradanları (metanol, formaldehit, karbon monoksit ve A, B, C ve D Bileşikleri) gözlemlenmiştir.
Anestezi solunum devresinde (sodyum hidroksit içeren absorbanlar kullanıldığında) gözlemlenen formaldehit konsantrasyonları; hafif solunum irritasyonuna neden olduğu bilinen formaldehit düzeyleri ile uyumluydu. Bu uç deneysel modelde gözlemlenen degradanların klinik ile ilişkisi bilinmemektedir.
Yinelenen sevofluran maruziyeti ile deneyim çok sınırlıdır. Ancak, ilk ve sonraki maruziyetler arasında advers olaylarda belirgin farklılıklar yoktur.
Bir klinisyen CO2 absorbanının kuruduğundan kuşkulandığında, bu absorban sevofluran verilmeden önce değiştirilmelidir. Çoğu CO2 absorbanının renk göstergesi kurumaya bağlı olarak zorunlu bir değişim göstermez. Bu nedenle, anlamlı bir renk değişiminin olmaması, yeterli hidrasyon için bir güvence olarak kabul edilmemelidir. CO2 absorbanları renk göstergesinin durumuna bakılmaksızın rutin olarak değiştirilmelidir.
Sevofluran CO2 absorbanları ile direkt temas ettiğinde düşük miktarlarda Bileşik A (pentafloroizopropenil florometil eter (PIFE)) ve eser miktarlarda Bileşik B (pentaflorometoksi izopropil florometil eter (PMFE)) oluşturur. Bileşik A düzeyleri; tüp sıcaklığındaki artış, anestezik konsantrasyonundaki artış, gaz akış hızındaki azalma ve soda lime’den daha çok Baralyme® kullanılması ile artar.
Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Diğer ajanlarla olduğu gibi, hastalar motorlu araç veya tehlikeli makineleri kullanmak gibi zihinsel uyanıklık gerektiren aktivitelerin uygulanmasının, genel anestezi sonrası bir müddet bozulabileceği konusunda uyarılmalıdır (bakınız Bölüm 4.4). Hastalar sevofluran anestezisinden sonra uygun bir süre araba kullanmamalıdırlar.
Diğer anesteziklerde de olduğu gibi uygulamayı takip eden birkaç gün süresince duygu durum hallerinde küçük değişikliklere yol açabilir. Hastalar zihinsel uyanıklık gerektiren, örneğin motorlu araç veya tehlikeli makina kullanımı gibi, aktivitelerdeki performanslarının genel anesteziden sonra bir süre daha etkilenebileceği konusunda bilgilendirilmelidirler.
Sevorane ile ilgili diğer bilgiler
- Sevorane Genel
- Sevorane Fiyat
- Sevorane Prospektüs
- Sevorane Kullananlar
- Sevorane Nedir
- Sevorane Kullanımı
- Sevorane Yan Etkileri
- Sevorane Etkileşimi
- Sevorane Gebelik
- Sevorane Saklanması
- Sevorane Muadili
- Uyarılar
- Sevorane Endikasyon
- Sevorane Kontrendikasyon
- Sevorane İçeriği
- Sevorane Dozu
- Sevorane Zararları
- Sevorane Formu
- Sevorane Farmakolojik Özellikler
- Sevorane Farmasötik Özellikler
- Sevorane Ruhsat Bilgileri