ZYPREXA 10 mg IM enj. sol. için toz içeren flakon Zararları

Lilly Firması

Güncelleme : 3 Temmuz 2018

Zyprexa zararları, Zyprexa önlemler, Zyprexa riskler, Zyprexa uyarılar, Zyprexa yan etkisi, Zyprexa istenmeyen etkiler, Zyprexa cinsel, Zyprexa etkileri, Zyprexa tedavi dozu, Zyprexa aç mı tok mu, Zyprexa hamilelik, Zyprexa emzirme, Zyprexa alkol, Zyprexa kullanımı bilgilerini içerir.

İstenmeyen etkiler

Klinik çalışmalarda intramusküler olanzapin kullanımı ile ilişkili olarak yaygın (%1 - 10) istenmeyen etki somnolansdır.

Pazarlama sonrası raporlarda, benzodiazepinler ve/veya diğer antipsikotikler ile birlikte intramusküler olanzapin tedavisi alan hastaların çoğunda veya olanzapinin önerilen günlük dozlarından fazlası ile tedavi edilen hastalarda, temporal ilişkili solunum depresyonu, hipotansiyon veya bradikardi ve ölüm çok seyrek olarak bildirilmiştir (bkz. bölüm 4.4 ve 4.5).

Sıklıklar aşağıdaki şekilde tanımlanır:

Çok yaygın (> 1/10); yaygın (> 1/100 ila < 1/10); yaygın olmayan (> 1/1,000 ila < 1/100); seyrek (> 1/10,000 ila < 1/1,000); çok seyrek (< 1/10,000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

Aşağıda listelenen istenmeyen etkiler, ZYPREXA i.m. enjeksiyonluk solüsyon için toz ile yapılan klinik çalışmalardaki istenmeyen etkiler ve laboratuvar araştırmalarına dayanmaktadır

Kardiyak bozukluklar

Yaygın: Tek başına veya hipotansiyon ya da senkopla birlikte bradikardi, taşikardi

Yaygın olmayan: Sinüs ritminde duraklama

Vasküler bozukluklar

Yaygın: Postürel hipotansiyon, hipotansiyon

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar

Yaygın olmayan: Hipoventilasyon

Genel ve uygulama bölgesine ilişkin bozukluklar

Yaygın: Enjeksiyon yerinde rahatsızlık

Aşağıda listelenen istenmeyen etkiler oral olanzapin uygulamasını takiben gözlenmiş olmakla birlikte ZYPREXA i.m. enjeksiyonluk solüsyon için toz uygulamasından sonra da meydana gelebilirler.

Yetişkinler

Klinik çalışmalarda, olanzapin kullanımı ile ilişkili olarak en sık (hastaların > %1’i) olarak görülen istenmeyen etkiler somnolans ve kilo alımı, eozinofili, prolaktin, kolesterol, glukoz ve trigliserit düzeylerinde artış (bkz. bölüm 4.4), glukozüri, iştah artışı, baş dönmesi, akatizi, parkinsonizm (bkz. bölüm 4.4), diskinezi, ortostatik hipotansiyon, antikolinerjik etkiler, hepatik aminotransferazlarda geçici asemptomatik artışlar (bkz. bölüm 4.4), döküntü, asteni, yorgunluk ve ödemdir.

Aşağıda spontan bildirim ve klinik çalışmalarda gözlenen laboratuvar incelemeleri ve advers reaksiyonlar listelenmiştir. Tüm sıklık gruplarında, advers reaksiyonlar azalan ciddiyet sırasıyla sunulmuştur. Sıklık ifadeleri şu şekilde tanımlanmıştır: Çok yaygın (> 1/10); yaygın (> 1/100 ila < 1/10); yaygın olmayan (> 1/1,000 ila < 1/100); seyrek (> 1/10,000 ila < 1/1,000); çok seyrek (< 1/10,000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

Kan ve lenf sistemi bozuklukları

Yaygın: Eozinofili

Yaygın olmayan: Lökopeni, nötropeni

Bilinmiyor: Trombositopeni

Bağışıklık sistemi bozuklukları

Bilinmiyor: Alerjik reaksiyon

Metabolizma ve beslenme bozuklukları

Çok yaygın: Kilo artışı1

Yaygın: Yükselmiş kolesterol düzeyleri,3, yükselmiş glukoz düzeyleri4, yükselmiş

trigliserit düzeyleri , glukozüri, iştah artışı Bilinmiyor: Bazı ölümcül vakalar dahil olmak üzere, nadiren ketoasidoz veya koma ile

bağlantılı diyabetin alevlenmesi veya gelişmesi (bkz. bölüm 4.4), Hipotermi

Sinir sistemi bozuklukları

Çok yaygın: Somnolans,

Yaygın: Baş dönmesi, akatizi6, parkinsonizm6, diskinezi6

Bilinmiyor: Nöbet öyküsü ya da nöbet risk faktörü taşıyan birçok vakada nöbetler,

nöroleptik malign sendrom (bkz. bölüm 4.4), distoni (okülogirasyon dahil), tardif diskinezi, ilacın kesilmesinden sonra gelişen semptomlar7

Kardiyak bozukluklar

Yaygın olmayan: Bradikardi, QTc uzaması (bkz. bölüm 4.4)

Bilinmiyor: Ventriküler taşikardi / fibrilasyon, ani ölüm (bkz. bölüm 4.4)

Vasküler bozukluklar

Yaygın: Ortostatik hipotansiyon

Bilinmiyor: Tromboembolizm (pulmoner embolizm ve derin ven trombozu dahil)

Gastrointestinal bozukluklar

Yaygın: Kabızlık ve ağız kuruluğu dahil olmak üzere hafif ve geçici antikolinerjik

etkiler

Bilinmiyor: Pankreatit

Hepato-bilier bozukluklar

Yaygın: Özellikle tedavinin ilk dönemlerinde karaciğer aminotransferazlarında (ALT,

AST) geçici, asemptomatik yükselmeler (bkz. bölüm 4.4)

Bilinmiyor: Hepatit (hepatoselüler, kolestatik ve mikst karaciğer hasarı dahil)

Deri ve deri altı doku bozuklukları

Yaygın: Döküntü

Yaygın olmayan: Işığa duyarlılık reaksiyonu, alopesi

Kas-iskelet bozuklukları ve bağ doku ve kemik hastalıkları

Bilinmiyor: Rabdomiyoliz

Böbrek ve idrar yolu hastalıkları

Yaygın olmayan: Üriner inkontinans

Bilinmiyor: İdrar yapmada zorlanma

Üreme sistemi ve meme bozuklukları

Bilinmiyor: Priapizm

Genel ve uygulama bölgesine ilişkin bozukluklar

Yaygın: Asteni, yorgunluk, ödem

Araştırmalar

Çok yaygın: Yükselmiş plazma prolaktin düzeyleri

Yaygın olmayan: Yüksek kreatin fosfokinaz, artmış total bilirubin

Bilinmiyor: Artmış alkalen fosfataz

4 Sonradan yüksek seviyelere çıkan (> 7 mmol/L) başlangıçtaki açlık normal seviyeleri (< 5.56 mmol/L) için izlenmiştir. Açlık glukoz değerinin başlangıçtaki sınır değerlerden (> 5.56 - < 7 mmol/L), yüksek değerlere (> 7 mmol/L) kadar değişimi çok yaygındır.

5 Sonradan yüksek seviyelere çıkan (> 2.26 mmol/L) başlangıçtaki açlık normal seviyeleri (< 1.69 mmol/L) için izlenmiştir. Açlık trigliserid değerinin başlangıçtaki sınır değerlerden (> 1.69 - < 2.26 mmol/L), yüksek değerlere (> 2.26 mmol/L) kadar değişimi çok yaygındır.

6 Klinik çalışmalarda, olanzapin ile tedavi edilen hastalarda parkinsonizm ve distoni insidansı sayısal olarak plasebo verilenlere göre daha fazladır ancak istatistiksel olarak anlamlı derecede farklı değildir. Olanzapin ile tedavi edilen hastalarda parkinsonizm, akatizi ve distoni insidansı, titre edilmiş haloperidol dozları alan hastalardan daha azdır. Bireylerin önceden var olan akut ve tardif ekstrapiramidal hareketleri geçmişi hakkında detaylı bilgi olmadığı durumda, olanzapinin daha az tardif diskinezi ve/veya diğer tardif ekstrapiramidal sendromlar yarattığı sonucuna varılamaz.

7 Olanzapin aniden kesildiğinde terleme, insomnia, tremor, anksiyete, bulantı veya kusma gibi akut semptomlar bildirilmiştir.

8 12 haftaya kadar olan klinik çalışmalarda olanzapinle tedavi edilen hastalarda plazma prolaktin konsantrasyonları normal taban çizgisinde olan prolaktin değerininin üst sınırını yaklaşık %30 aşmıştır. Bu hastaların büyük çoğunluğunda bu yükselmeler genellikle hafif ve normal değerin üst sınırının 2 katı kadar altında kalmıştır. Genellikle olanzapinle tedavi edilen hastalarda meme ve menstrüel ilişkili klinik belirtiler (ör.
kadınlarda amenore, meme büyümesi, galaktore, erkeklerde jinekomasti/meme büyümesi) yaygın değildir.
Potansiyel olarak cinsel fonksiyonla ilişkili advers reaksiyonlar (ör. Erkeklerde erektil fonksiyon bozukluğu ve her iki cinste libidoda azalma) yaygın olarak gözlenmektedir.

Uzun süreli maruziyet (en az 48 hafta)

Kilo artışı, glukoz, toplam/LDL/HDL kolesterol veya trigliseritlerinde advers, klinik olarak anlamlı değişiklikler olan hastaların oranı zaman içinde artmıştır. 9-12 aylık tedaviyi tamamlayan yetişkin hastalarda ortalama kan glukozu artış hızı yaklaşık 6 ay sonra yavaşlamıştır.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

Demansı olan yaşlı hastalarda yapılan klinik çalışmalarda olanzapin tedavisi, ölüm ve serebrovasküler advers reaksiyonların plaseboya göre daha yüksek insidansı ile ilişkilendirilmiştir (bkz. bölüm 4.4). Bu hasta grubunda, olanzapin kullanımı ile ilişkilendirilen ve çok yaygın görülen istenmeyen etkiler yürümede anormallik ve düşmelerdir. Pnömoni, vücut sıcaklığında artış, letarji, eritem, görsel halüsinasyonlar ve üriner inkontinans yaygın olarak görülmüştür.

Parkinsonla ilişkili ilaca bağlı (dopamin agonistleri) psikozu bulunan hastaların katıldığı klinik çalışmalarda, Parkinson semptomlarında kötüleşme ve halüsinasyonlar çok yaygın olarak ve plaseboya göre daha sık bildirilmiştir.

Bipolar mani hastalarında yapılan bir klinik çalışmada, olanzapinin valproatla birlikte kullanımı, %4.1 oranında nötropeniye neden olmuştur; bu duruma katkıda bulunan olası bir faktör yüksek plazma valproat düzeyleri olabilir. Olanzapinin lityum veya valproatla birlikte kullanımı tremor, ağız kuruluğu, iştah artışı ve kilo alımı seviyelerinde artışa (> %10) neden olmuştur. Konuşma bozukluğu da yaygın olarak bildirilmiştir. Olanzapinin lityum veya divalproeksle birlikte kullanıldığı tedaviler boyunca hastaların %17.4’ünde, akut tedavi (6 haftaya kadar) boyunca başlangıç kilosuna göre > %7 artış gözlenmiştir. Bipolar bozukluğu olan hastalarda reküransın önlenmesi için uzun süreli olanzapin tedavisi (12 aya kadar), hastaların %39.9’unun kilosunda başlangıç kilolarına, göre > %7 artış ile ilişkilendirilmiştir.

Pediyatrik popülasyon: