LODAVIN 100 mg 30 çiğnenebilir/çözünebilir tablet Uyarılar
Aset Firması
Güncelleme : 3 Temmuz 2018
Lodavin uyarılar, Lodavin zararları, Lodavin önlemler, Lodavin riskler, Lodavin yan etkisi, Lodavin alerji, Lodavin alkol, Lodavin hamileler, Lodavin emzirme, Lodavin araç kullanımı, Lodavin fazla alınırsa bilgilerini içerir.
Uyarılar
Deri döküntüsü
Tavsiye edilen mevcut lamotrijin dozlarının kullanıldığı çalışmalara katılan yetişkinlerde ciddi deri döküntüleri insidansı 500 epilepsi hastasında l’dir. Bu vakaların yaklaşık yarısı SJSolarak bildirilmiştir (1/1000).
Bipolar bozukluğu olan hastalarda yapılan klinik çalışmalarda, ciddi döküntü insidansı yaklaşık 1/1000’dir.
Çocuklarda ciddi deri döküntüleri riski yetişkinlerdekinden yüksektir.
Bazı çalışmalardan elde edilen mevcut veriler epileptik çocuklarda hastaneye yatma ile ilişkili döküntü insidansının 1/300 ile 1/100 arasında olduğunu göstermektedir.
Çocuklarda, döküntünün ilk oluşumu enfeksiyon ile karı ştı rı 1 ab i 1 i r. Hekim, tedavinin ilk 8 haftasında döküntü semptomları ve ateş gelişen çocuklarda ilaç reaksiyonu olasılığını gözönünde bulundurmalıdır.
Ayrıca genel döküntü riskinin aşağıdakilerle güçlü ilişkisi olduğu gösterilmiştir.
- Yüksek lamotrijin başlangıç dozları ve lamotrijin tedavisinde önerilen doz artırımınınaşılması (bkz. Pozoloji ve uygulama şekli)
- Beraberinde valproat kullanımı (bkz. Pozoloji ve uygulama şekli)
Diğer antiepileptik ilaçlara karşı alleıji veya döküntü öyküsü olan hastaların tedavisinde de dikkatli olmak gerekir. Zira lamotrijin tedavisi sırasında ciddi olmayan döküntü sıklığı buhastalarda bu tür öyküsü bulunmayanlara göre yaklaşık üç kat daha sıktır.
Döküntü gelişen tüm hastalar (yetişkin ve çocuk) derhal değerlendirilmeli ve döküntünün lamotrijine bağlı olmadığı açık değilse kullanımı hemen kesilmelidir. Daha önce lamotrijin iletedaviye bağlı döküntü nedeniyle tedavisi kesilen hastalarda beklenen yararları riskinden açıkolarak fazla değilse tekrar lamotrijin tedavisine başlanması önerilmez.
Döküntü; ateş, lenfadenopati, yüz ödemi ve kan ve karaciğer anormallikleri ve aseptik meninjit dahil çeşitli sistemik semptomlarla birlikte görülen aşırı duyarlılık sendromunun birparçası olarak da bildirilmektedir (bkz. İstenmeyen etkiler). Sendrom, klinik şiddet açısındangeniş bir yayılım gösterebilir ve nadiren dissemine intravasküler koagülasyona ve çokluorganbozukluğuna neden olabilir. Dikkat edilmesi gereken nokta, döküntü olmasa dahi aşırıduyarlılığın erken belirtilerinin (örneğin ateş, lenfadenopati) olabileceğidir. Eğer bu gibibelirtiler ve bulgular varsa hasta hemen değerlendirilmelidir ve eğer alternatif bir etyolojimevcut değilse LODAVİN kesilmelidir.
Aseptik meninjit olguların çoğunda ilaç kesildiğinde geri dönüşlüdür fakat bazı olgularda tekrar lamotrijin başlandığında tekrarlamıştır. Tekrar lamotrijin başlanması semptomlarınhızla ve sıklıkla daha şiddetli olarak tekrarlamasına yol açmıştır. Lamotrijin önceden aseptikmeninjit nedeniyle lamotrijin tedavisi kesilen hastalarda tekrar başlanmamalıdır.
Bipolar bozuklukta klinik kötüleşme ve intihar riski
Epilepsi hastalarında depresyon ve/veya bipolar bozukluk semptomları meydana gelebilir ve epilepsi ve bipolar bozukluk hastalarında intihar riskinin arttığına ilişkin kanıt mevcuttur.
Bipolar bozukluğu olan hastaların %25 - %50’si en az bir kez intihar girişimde bulunmuştur ve bipolar bozukluk için lamotrijin dahil ilaç alsın veya almasın depresif belirtilerinkötüleşmesi ve/veya intihar düşüncesi ve davranışı (intihar eğilimi) ortaya çıkabilir. Epilepsihastalarının da intihar riskinin artmış olduğuna dair kanıtlar bulunmaktadır.
Bu ilaçla tedavi edilen hastalarda intihar düşüncesi ve davranışı bildirilmiştir. Bu nedenle hastalar intihar düşüncesi ve davranışı açısından yakından izlenmelidir. İntihar düşüncesi vedavranışı açısından yakından izlenmelidir. İntihar düşüncesi ve davranışı ortaya çıktığında,hasta ve hasta yakınının tıbbi destek alması önerilmelidir.
Antiepileptik ilaçların (lamotrijin dahil) randomize plasebo kontrollü bir meta-analizi, ayrıca intihar düşüncesi ve davranışında küçük ölçekli bir artış göstermiştir. Bu riskin mekanizmasıbilinmemekte olup mevcut veriler lamotrijin için risk artışı olasılığını elimine etmemektedir.
Bipolar bozukluk için lamotrijin alan hastalar, özellikle tedavinin başlangıcında veya doz değişikliği sırasında klinik kötüleşme (yeni belirtilerin ortaya çıkması) ve intihar eğilimibakımından yakından izlenmelidir. İntihar davranışı veya intihar düşüncesi hikâyesi olanlar,genç yetişkinler ve tedavi başlamadan önce belirgin olarak intihar düşüncesi olan bazı hastalarintihar düşüncesi veya intihar girişimi bakımından daha fazla risk taşırlar ve tedavi boyuncadikkatle izlenmeleri gereklidir.
Hastalar (ve hastaların bakıcıları), durumlarında herhangi bir kötüleşme (yeni belirtilerin ortaya çıkması dâhil) ve/veya intihar düşüncesi/davranışı veya kendine zarar verme düşüncesikonusunda izlenmeleri gerektiği ve bu belirtiler oluştuğunda hemen tıbbi yardım aramalarıkonusunda uyarılmalıdır.
Klinik kötüleşme (yeni belirtilerin gelişmesi dâhil) ve/veya intihar düşüncesi/davranışı ortaya çıkan hastalarda ve özellikle eğer bu belirtiler şiddetliyse, aniden ortaya çıktıysa veya hastanınmevcut belirtilerinin bir parçası değilse, tedavinin bırakılma olasılığı da dâhil tedavi rejiminindeğiştirilmesi düşünülmelidir.
Hormonal kontraseptifler
Hormonal kontraseptiflerin lamotrijin etkinliğine etkisi:
Etinil östradiol/levonorgestrel (30 mikrogram/150 mikrogram) kombinasyonunun lamotrijinin klerensini yaklaşık iki misli artırarak lamotrijin düzeylerinin azalmasına yol açtığıgösterilmiştir (bkz. Diğer tıbbi ürünlerle etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri). Titrasyonutakiben, maksimal bir terapötik yanıt için çoğu durumda daha yüksek idame dozları (2 mislikadar) gerekecektir. Lamotrijin glukuronidasyon indükleyicisi almayan ve bir haftalık inaktifilaç içeren (ör. ilaçsız hafta) bir hormonal kontraseptif alan kadınlarda, inaktif ilaç haftasındalamotrijin düzeylerinde kademeli olarak geçici artışlar meydana gelebilir. Bu artışlarlamotrijin doz artışları inaktif ilaç haftasından önceki günlerde veya bu hafta içinde yapılırsadaha fazla olacaktır. Doz talimatları için ‘Pozoloji ve uygulama şekli, Özel hastapopülasyonları için genel doz önerileri’ne bakınız.
Klinisyenler lamotrijin tedavisi sırasında hormonal kontraseptiflere başlayan veya durduran kadınların klinik tedavisini uygun şekilde yönetmelidir ve çoğu durumda lamotrijin dozayarlaması gerekecektir.
Diğer oral kontraseptifler ve hormon replasman tedavileri (HRT) çalışılmamıştır, ancak bunlar da lamotrijinin farmakokinetiğini benzer şekilde etkileyebilirler.
Lamotrijinin hormonal kontraseptif etkinliğine etkisi:
16 sağlıklı gönüllüde yapılan bir etkileşim çalışması lamotrijin ve hormonal kontraseptif (etinilöstradiol/levonorgestrel kombinasyonu) birlikte uygulandığında, levonorgestrelklerensinde önemsiz artışlar ve serum FSH ve LH’da değişiklikler olduğunu göstermiştir (bkz.Diğer tıbbi ürünlerle etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri). Bu değişikliklerin överlerinovülasyon aktivitesine etkisi bilinmemektedir. Ancak, hormonal preparatlarla birliktelamotrijin alan bazı hastalarda bu değişikliklerin kontraseptif etkinliğin azalmasına yol açmaolasılığı göz ardı edilemez. Bu nedenle hastalar beklenmeyen kanamalar gibi menstrualdüzendeki değişiklikleri hemen bildirmeleri konusunda uyarılmalıdır.
Lamotrijinin organik katyonik taşıyıcı 2 (OCT 2) maddelerine etkisi:
Lamotrijin OCT 2 proteinleri aracılığıyla bir renal tübüler sekresyon inhibitörüdür (bkz. Bölüm 4.5). Bu nedenle esas olarak bu yol ile atılan bazı ilaçların plazma düzeylerinde artışayol açabilir. Lamotrijinin dofetilid gibi dar terapötik indekse sahip OCT 2 maddeleri ileeşzamanlı kullanımı önerilmez.
Dihidrofolat redüktaz
Lamotrijin dihidrofolat redüktazın zayıf bir inhibitörüdür, bu nedenle uzun süreli tedavide folat metabolizmasıyla etkileşim gösterme olasılığı vardır. Buna rağmen, lamotrijin, insandauzun süreli uygulama sırasında, hemoglobin konsantrasyonunda, ortalama korpüsküler hacim(MCV) veya serum veya eritrosit folat konsantrasyonlarında bir yıla kadar veya eritrosit folatkonsantrasyonlarında beş yıla kadar belirgin değişiklikler oluşturmamıştır.
Böbrek yetmezliği
Son dönem böbrek yetmezliği olan bireylerde yapılan tek doz çalışmalarında lamotrijin plazma konsantrasyonları anlamlı derecede değişmemiştir. Ancak, glukuronid metabolitininbirikmesi beklenebileceğinden, böbrek yetmezliği olan hastalar tedavi edilirken dikkatliolunmalıdır.
Lamotrijin içeren başka preparatları alan hastalar
LODAVİN, lamotrijin içeren bir başka preparatla tedavi edilen hastalara doktora danışmadan verilmemelidir.
Epilepsi
Diğer antiepileptik ilaçlarda olduğu gibi LODAVİN’in aniden kesilmesi nöbetlerin geri dönmesini tetikleyebilir. Eğer güvenilirliği ilgilendiren bir nedenle (örneğin döküntü) ani ilaçkesilmesi gerekmiyorsa, LODAVİN dozu iki haftalık bir sürede kademeli olarakazaltılmalıdır.
Literatürde, status epileptikus dâhil çok şiddetli konvülzif nöbetlerin rabdomiyolizis, çokluorgan disfonksiyonu ve dissemine intravasküler koagülasyona neden olabileceğine dairraporlar bulunmaktadır. Bunlar bazen ölümle sonuçlanabilir. Benzer vakalar LODAVİNkullanımı ile de oluşabilir.
Bipolar Bozukluk
Çocuklar ve adolesanlar (18 yaş altı):
Antidepresanlarla tedavi, majör depresif bozukluğu ve diğer psikiyatrik bozukluğu olan çocuklarda ve adolesanlarda intihar düşüncesi ve davranışı riskinde artış ile ilişkilidir.
Bu tıbbi ürün her dozunda 1 mmol (23 mg)’dan daha az sodyum ihtiva eder; yani esasında “sodyum içermez”.
Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Gönüllülerle yapılan iki çalışmada lamotrijinin ince görsel motor koordinasyonu, göz hareketleri, vücut sallanması ve sübjektif sedatif etkiler üzerine olan etkilerinin plasebodanfarksız olduğu gösterilmiştir. Lamotrijin ile yapılan klinik çalışmalarda, baş dönmesi vediplopi gibi nörolojik özellik taşıyan advers olaylar bildirilmiştir. Bu nedenle, hastalar, araçveya makine kullanmadan önce lamotrijin tedavisinin kendilerini nasıl etkilediğini görmelidir.
Epilepsi
Tüm antiepileptik ilaç tedavilerinin kişilere göre değişkenlik gösteren cevabından dolayı, hastalar araç kullanma ve epilepsi konusunu kendi hekimine danışmalıdır.